Herkese merhabalar bendeniz Barbun
Yeni yazı serimin ilkini arzetmekten onur duyuyorum. O zaman izninizle…
Yazı yazmak demişken neden yazarız veyahut niçin şarkı türkü söylüyor insanlar resim için değişik malzemeleri kullanıyor niçin böyle icatlar çıkmış ki başımıza ya da nedir bu cebelleşme diye düşünmeden duramıyor insan”.Dümdüz söyleyiver işte meramını, isteğini de örtülü anlamdan çıkarmayalım biz de” diye düşünenler olmuştur evvel zaman içinde. Yazmasam çıldıracaktım demiş Sait Faik de. Sanatçı duygusunu sırtına yükler ve duygularını yollara sererken bir yokuş çıkar. Bu yokuşu çıkan diğer insanlar düşünür acaba bu duygular ağır geldi de mi düştü yoksa sanatçı yolu geri bulabilmek için mi bıraktı veya bizi yola çağırmak için mi? Orhan Veli pek sevdiğim şiirinde “bilmezdim, şarkıların bu kadar güzel, kelimelerin kifayetsiz olduğunu, bu derde düşmeden önce”. Derken bazı duyguların salt kelimeyle, alelade cümlelerle yetersiz kaldığını anlatırken haklı buluyor insan. Bu epey bir zamandır böyle tasavvufta böyle, divan edebiyatında epeyce böyle, ozanlarda böyle, sanat akımlarında böyle ve daha nicesi…Örneğin alegorik bir anlatım olan divan edebiyatında da büyük simgelerden biri olan gül, bülbül yani uzak ve tuzak. Sonu hüzünlü biten sevda için mutsuz son dememiş de ince ruhlu divan şairleri gülden bülbülden dem vurmuşlar veyahut öyle arşa çıkmış ki hissettikleri kağıda kaleme doğaya taşa vurmuşlar hissettiklerini. Taşa vuran heykeltıraş olmuş, kağıda kaleme vuran yazar, şair. Tellere, tahta oyma aletlere vuran müzisyen, tuvallere vuran da ressam.
Adam kalkıp “Arkadaşlar ben yalnızım ve bundan ötürü üzgünüm. “dememiş (gerçi artık iletişiminde bu kadar net olan kaldığını sanmam.)
Demiş ki :
Ne yanar kimse bana âteş-i dilden özge
Ne açar kimse kapım bâd-i sabâdan gayrı
Yani diyor ki: Bana gönül ateşimde başka hiç kimse yanmaz; hafif sabah rüzgârından başka da kimse kapımı açmaz.
Bazı arkadaşlarımda bu konuda tartışırken ikisi de aynı bitiş noktasına ulaşmıyor mu diye fikri olanlar olmuştu. Konuşma şu argümanla bitti: Her şekilde karnını doyurabilirsin ancak her gün aynı yemeği yemiyorsun ve onları tadına göre ayırıp her yediğinden keyif almak istiyorsun.

Kendinize çok iyi bakın çünkü siz size lazımsınız.
Görüşmek üzere