Merhabalar bendeniz Barbun
Ve bu haftadaki konumuz DENGE. Bu konuyu aklıma getiren ise bu hafta boyadığım bir resim. Resmi de buraya bırakmak isterim. Ying ve yangdan esinlenilen bir fikir ve balıklarla sembolize edilmiş. Hayattaki her şeyin üzerine kurulduğu ve eski çağlarda Aristo’nun da ALTIN ORTA diye tanılandırdığı kavram.
Nedir bu ying ve yang veya altın orda ve hatta daha birçok kuramı da olan bu felsefe. Ying ve yang bir sembol ve bu sembolde bir tarafın siyah ve diğer tarafın beyaz olduğunu arada da bir S harfini andıran ayrım olduğunu görürüz. Basit gibi gözükse de derine inildikçe anlaşılması güç olan bu sembol irdelendikçe farkli değerler katıyor bizlere:
Bu Çin teorisine göre, evrende iki kuvvet var. Yin pasif, negatif bir güçken yang ise aktif, pozitif bir güçtür. Bu teoriye göre, bu kuvvetler mevsimlerde, yiyeceklerde ve doğadaki ve dünyadaki diğer her şeyde mevcuttur. Bu kavramlar ayrıca geleneksel Çin tıbbında tanı ve tedavi için de yardımcıdır. Örneğin gökyüzüne bakıldığı zaman ay ve güneş, mevsimlere bakıldığı zaman da yaz ve kış dengesi yin yang felsefesini oluşturur. Hatta hastalıkların bu dengenin bozulmasından doğduğuna dair inanışa göre alternatif tıp teknikleri türetilmiş.
Bu felsefenin en sevdiğim kısımlarından biri de aydınlık karanlıkla dengede. Aydınlığı oluşturan karanlık veya karanlığın farkındalığı için de bir aydınlık gerekli. Herhangi birini red gibi bir durum söz konusu değil. Vücudumuzda da bu böyle birçok bakteri florasıyla birlikte yaşıyoruz. Ancak bunlar dengeden çıkarsa hasta oluyoruz. Veya kanser denen hastalık kendi vücudumuzdaki bölünen hücrelerinin dengesinin kontrolsüz çoğalmasından doğuyor.
İşte böyle her şey zıtlıkların bütünlüğüyle ve dengede güzel. Duygularımız da böyle. Hareketlerimiz de böyle. Aşırılık ve altın ortanın dışına çıkılması kişinin fiziksel ve ruhsal bütünlüğüne zarar getiriyor. Farzı misal hastalıktan kurtaran ilaci dahi zehirden ayıran DOZUDUR. Bir başka yazımda da bu denge konusunda Heraklitos ve Aristonun da fikirlerini irdelemek güzel olur.