Bolu’nun Mengen ilçesinde düzenlenen 37’nci Uluslararası Mengen Aşçılık ve Turizm Festivali’nde başladı. Festivale katılan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Anadolu geleneğini, kültürünü akredite eden ’Michelin Yıldızı’nın yerine ’Mengen Akreditasyonu’ gibi bir şey oluşturalım istiyorum hep beraber” dedi.

Bolu’nun Mengen ilçesinde 1981 yılından beridir geleneksel olarak düzenlenen Uluslararası Mengen Aşçılık ve Turizm Festivali’nin 37’ncisi bugün başladı. Çeşitli etkinliklerin yer aldığı ve Türkiye’nin pek çok ilinden gelen yöresel ürünlerin tanıtıldığı festivale Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, Bolu Valisi Erkan Kılıç, Bolu Milletvekilleri İsmail Akgül, Yüksel Coşkunyürek, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, Mengen Belediye Başkanı Vural Turan, KKTC Tatlısu Belediye Başkanı Ahmet Hayri Orçan ve çok sayıda vatandaş katılım sağladı.

“’Michelin Yıldızı’nın yerine ’Mengen Akreditasyonu’”

Programda konuşan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Bundan sonra en azından Anadolu yemekleri, Anadolu geleneğini, kültürünü akredite eden ’Michelin Yıldızı’nın yerine ’Mengen Akreditasyonu’ gibi bir şey oluşturalım istiyorum hep beraber. Böyle bir şey yapalım. Bundan sonra Anadolu’nun neresine gidersek gidelim. Yerel yemekler, yerel kültür Anadolu yemekleri, anne reçeteleri sunan restoranların hepsinde Mengen Akreditasyonu arayalım arkadaşlar. Bilmiyorum ben bunun, hukuki boyutu nedir? Nasıl yapılır? Ama burada Valimiz var, Bolu Belediye Başkanımız, Mengen Belediye Başkanımız, milletvekillerimiz var. Bu kadar kişi Kültür Bakanlığı’na bu konuda talepte bulunursa ben inanıyorum ki en azından bir mesafe kat ederiz. Hem de Mengen’e de bu vesileyle de bir değer daha kazandırmış oluruz. Ayrıca da Michelin Yıldızı’nı, artık o ifadeyi de başka ortamlarda kullanmak durumunda kalırız. Şimdi başka bir referans değer üretmiş oluruz diyorum” dedi.

“Yeni dönemde gastronomi ile ilgili adımlarımızı da bu şekilde atacağız”

Gastronomi okullarıyla ilgili önemli adımların atılacağını dile getiren Bakan Tekin, “Bu festival bağlamında bir şeyi söyleyeyim. Yapmak istediğimiz şey; Anadolu’da bizi bir arada tutan etnisite, din, dil, kültür, siyasi görüş hiçbir ayrım gözetmeksizin bizi bir masanın etrafına toplayan, bizi beraber bir arada tutan referans değerlerimizin, bizim millet olarak değerlerimizin gelecek kuşaklara aktarılmasını istiyoruz. Biz bizim arzumuz ve isteğimiz bu. Bu minvalden baktığımızda bizim yemek kültürümüzden tutun, oturma kültürümüze, birbirimize saygı ve sevgi içerisinde dinleme kültürümüze kadar her şey yeni müfredatımızın içerisinde, gelecek kuşaklarımız aktarılacak birer değer. Şimdi çok fazla Ortaöğretim kurumu yayılmaya başladı. Yükseköğretim düzeyinde de hem ön lisans hem de lisans düzeyinde programlar yaygınlaşmaya başladı. Fakat biraz problem gördüğüm için, bazı hususları eksik gördüğüm için biz müdahale etmek gereği hissettik. Türkiye’nin tanınmış şeflerini de davet ederek bu gastronomi liselerimizin bir formatla Anadolu kültürünü, Anadolu mutfağını yaşatacak bir formatla tekrar bir organize edelim, düzenleyelim dedik. Bu okullar, gastronomi okullarımız sadece ve sadece eline tutuşturulan malzemeyle yemek yapan, ya da insanlara hizmet bir mekanizma olmaması gerekiyor. Burası aynı zamanda bizim kendi kültürümüzü bilen, kendi kültürümüzün içinden çıkan yemek kültürünü bilen, öğreten, gelecek kuşaklara aksettiren, servis eden ve aynı zamanda da kullandığı ürünlerin hem kullanımını hem de yetiştirilmesi konusunda hassasiyet sahibi bireyler yetiştirmek istiyoruz biz gastronomi liselerimizde. Kabaca şöyle bakıyoruz. Aslında gastronomi dediğimiz şey birbirini tamamlayan bir ekosistem. Bu ekosistemin içerisinden bir parçayı çıkardığınızda herhangi bir parçayı eksik bıraktığınızda biz çok farklı noktalara varmış oluruz. O yüzden biz yeni dönemde gastronomi ile ilgili adımlarımızı da bu şekilde atacağız” dedi.

Konuşmaların ardından katılımcılar stantları gezdi. Stantları gezen Bakan Tekin’in yanına gelen bir çocuk, Tekin’le birlikte Olimpiyatlarda simge olan Yusuf Dikeç’in pozunu verdi.